Türkiye’nin ilk İklim Kanunu, sanayi sektöründe yeşil dönüşümün temelini oluşturacak düzenlemeleri kapsıyor. Karbon emisyonlarının azaltılması, yenilenebilir enerji kullanımı, enerji verimliliği, çevre dostu üretim teknolojilerinin yaygınlaştırılması ve döngüsel ekonominin teşviki gibi başlıklar, yeni dönemde sanayi politikalarının merkezinde yer alacak. Organize Sanayi Bölgeleri’nin (OSB) yöneticileri, kanunun getirdiği fırsat ve zorunlulukları detaylarıyla değerlendirdi.
Bursa Deri İhtisas OSB Başkan Vekili Murat Çağlar, İklim Kanunu’nun OSB’lerde çevre dostu üretim modellerini destekleyecek yasal bir çerçeve sunduğunu vurgulayarak, “Yenilenebilir enerji kullanımı ve enerji verimliliği yatırımları kanunla birlikte hız kazanacak” dedi.
Yenilenebilir Enerjiye Geçiş ve Teşvikler
Kanun, sanayiye net bir yol haritası sunuyor:
- Güneş, rüzgâr, biyokütle gibi projelere teşvik
- OSB enerji altyapılarının güçlendirilmesi
- Yeşil kredi ve vergi avantajları
Metin Saraç (Eskişehir OSB): “Sanayi üretiminde düşük karbon süreçlerine geçiş hem çevresel fayda hem de rekabet avantajı sağlayacak. AB Yeşil Mutabakatı’na uyum açısından kritik bir adım.”
KOBİ’lere Özel Destek Mekanizmaları Genişletilmeli
Şahin Sezer (Mut TSO): “Düşük faizli krediler, hibeler ve karbon piyasası gibi araçlar daha erişilebilir hale gelmeli. TOBB bu süreçte KOBİ’lere köprü olabilir.”
Sanayide Yeşil Teknoloji Yatırımı Teşviki
Abdulkadir Köse (Birecik OSB): “Yasa, sadece çevresel değil ekonomik fırsatlar da yaratacak. Karbon yakalama, enerji depolama gibi alanlarda yeni yatırım olanakları doğacak.”
İklim Kanunu Neler Getiriyor?
- Karbon emisyonlarının izlenmesi ve raporlanması
- Enerji verimliliği ve çevre dostu üretime geçiş
- Yeşil finansman destekleri (yeşil tahvil, hibe, kredi)
- Döngüsel ekonomi uygulamalarının yaygınlaştırılması
- 2027’ye kadar kurumsal hazırlık ve altyapı düzenlemeleri
Sanayi İçin Sürdürülebilirlik Şart
İklim Kanunu, sanayinin yeşil dönüşümünü hızlandırmak için hem yasal hem de finansal teşvikler sunuyor. OSB yöneticileri, bu yasanın sürdürülebilir sanayi yapısı için stratejik bir başlangıç olduğunu ifade ediyor. Sıfır emisyon hedeflerine ulaşmak, sanayi üretiminde verimliliği artırmak ve küresel rekabette öne çıkmak için bu dönüşüm artık kaçınılmaz.